- Çocuklarda sürekli dişler ne zaman sürer ?
- Kötü ağız kokusu tedavi edilebilir mi ?
- İmplant herkese yapılabilir mi ?
- Gömülü 20 yaş dişlerinin çekilmesi mutlaka gerekli midir?
- Diş taşı temizliği dişlere zarar verir mi?
Çocuklarda sürekli dişler ne zaman sürer ?
Çocuklarımız 6-7 yaşlarına geldiğinde önce alt çenede ön bölgedeki süt kesici dişleri sallanarak düşer ve yerlerini daimi dişlere bırakırlar. Ortalama 6 ay sonra da üst çenedeki süt kesiciler değişir. 6 yaşında ayrıca süt dişi dizisinin en arka bölgesinde sürerek yerlerini alırlar. ?6 yaş dişi? adı verilen bu dişler daimi dişlerdir ve sürdükten sonra değişmezler. Bu dişler çenelerin en arka bölümünde bulunmaları sebebiyle temizlenmelerinin zor olması ve anne babanın dikkatinden kaçması nedeniyle çok çabuk çürüyebilirler. Orta ve yan kesici dişlerin değişmelerinden sonra, sıra ile küçük azı dişleri (9-10 yaş), köpek dişleri (10-11 yaş) ve büyük azı (12-13 yaş) yerlerini daimi dişlere bırakırlar. Son olarak 20 yaş civarında 3. büyük azı dişleri (akıl dişleri, 20 yaş dişleri) sürer. Böylece 20 tane süt dişi 32 tane sürekli diş ile yer değiştirmiş olur.
Süt dişleri, yerlerine gelecek olan daimi dişlere rehberlik ettikleri için, değişme zamanları gelmeden önce çekilmemelidir. Fakat bazen çeşitli nedenlerle erken çekilmeleri gerekebilir. Bu gibi durumlarda çekim boşluğunun önünde ve arkasındaki dişler bu boşluğu kapatmak için devrilirler ve altlarından gelecek daimi diş normal yerinden süremez. Bu nedenle çapraşıklıklar (ortodontik bozukluklar) ortaya çıkabilir veya daimi dişler gömük kalabilir. Ayrıca yeterli çiğneme fonksiyonu olmadığından çocuğun beslenmesi de bozulabilir. Bu sorunları önlemek için çocuklara gereksinimine göre sabit veya hareketli, dişli veya dişsiz yer tutucular yapılır.
Kötü ağız kokusu tedavi edilebilir mi ?
Kötü ağız kokusunun çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Diş çürükleri, kötü ağız bakımı, diş eti hastalıkları, ağız içindeki çeşitli iltihabi olaylar, üst solunum yolu enfeksiyonları, mide rahatsızlıkları kötü ağız kokusuna yol açabilir.
Kötü ağız kokusunun en sık nedeni dişlerin çevresindeki gıda birikintilerinin iyi temizlenmemesidir. Ne kadar iyi fırçalansa da, dişlerin birbirine bakan yüzeyleri iyi temizlenemez. Bu nedenle diş ipi kullanımı da diş fırçalamak kadar önemsenmeli ve özenle uygulanmalıdır.
Kötü ağız kokusu şikayeti olan hastalarda etken olabilecek tüm iltihabi oluşumlar ortadan kaldırılmalıdır. Hastanın çürük dişleri tedavi edilmeli, diş eti tedavileri yapılmalı ve hastanın ağız ? diş sağlığının korunması için eğitim verilmeli, periodik kontrollerle bu eğitimin uygulanma derecesi izlenmelidir. Ağızda olması muhtemel kötü ağız kokusu etkenleri ortadan kaldırıldıktan sonra da şikayet devam ediyorsa, bir iç hastalıkları uzmanı ile iletişim kurularak, hastanın olası sistemik hastalıkları saptanmalıdır. Bu şekilde kötü ağız kokusu giderilebilir.
İmplant herkese yapılabilir mi ?
İmplant tedavisi ciddi sağlık sorunu olmayan ve yeterli kemik dokusu olan her hastaya yapılabilir. Kontrol altında olmayan yüksek tansiyon ve yüksek kan şekeri bu sorunların en başında gelir. Ancak bu tansiyon ya da şeker hastalarına implant yapılamaz demek değildir. İlacını düzenli kullanan, düzenli kontrollerine giden ve tansiyon, şeker düzeyleri belli sevilerde kalan kişilere implant tedavisi uygulanabilir.
Sigara kullanımı implantın kemikle kaynaşması için risk oluşturmaktadır. Özellikle implant yapıldıktan sonraki bir hafta boyunca kesinlikle sigara içilmemelidir, hatta implantlarınızın çok uzun ömürlü olabilmesi için gereken bu şartın, sigarayı tamamen bırakmak için bir fırsat olması da mümkündür.
Ayrıca kemik erimesi (osteoporoz) olan kişilerde de implant uygulamaları dikkatli yapılmalıdır.
Bu sayılanların dışındaki tüm kişilere implant uygulamaları rahatlıkla yapılabilir.
İmplant tedavisi her yaşta yapılabildiği gibi tek diş eksikliğinden, tüm dişlerini kaybetmiş hastalarda güvenle kullanılan bir tedavi yöntemidir. İmplant tedavisi sayesinde köprü amaçlı dişlerin kesilmesi sonucu oluşan zararlar önlenebilir ayrıca hareketli protez kullanmakta zorluk çeken veya hiç kullanamayan hastalarda protezin oynamasını engelleyerek kulanım kolaylığı sağlar. Ağzında hiç dişi olmayan hastalarda dahi implantlar üzerine sabit köprü protezleri yapılabilir.
Gömülü 20 yaş dişlerinin çekilmesi mutlaka gerekli midir?
Gömülü dişler çene darlığı ya da pozisyon bozukluğu nedeni ile ağızda yerini alamamış dişlerdir. Gömülü 20 yaş dişleri yıllarca hiç sorun çıkarmadan ağızda kalabilir ancak çok ciddi problemlere de neden olabilirler.
Gömülü 20 yaş dişleri komşuluğundaki dişte çürümeye sebep olabileceği gibi kemikte enfeksiyon da oluşturabilir. Ayrıca gömülü dişler etrafında çoğunlukla kistler, bazen de ameloblastoma gibi tümör oluşumları da gözlemlenebilmektedir.
Ortodontik tedavi görmüş ya da görecek kişilerde de gömülü 20 yaş dişlerinin alınması gerekebilir. Aksi halde baskı yaparak dişlerin çapraşıklığına neden olabilirler.
Yine gömülü 20 yaş dişleri hastaya yapılması planlanan protezlerin kullanımını zorlaştırabilir veya yenilenmesine sebep olabilir.
Sonuç olarak gömülü 20 yaş dişleri hastaya rahatsızlık verdiği veya yapılan tedavinin başarısını olumsuz yönde etkilediği zaman çekilmelidir. Aksi takdirde periodik kontrollerle takip edilmek kaydıyla ağızda bırakılabilir.
Gömülü diş operasyonları lokal anestezi altında kısa bir operasyonla alınır ve bir haftalık bir sürede iyileşir.
Diş taşı temizliği dişlere zarar verir mi ?
Diş taşı temizliği ağızda dişler üzerinde biriken diş taşlarının ultrasonik aletler ve el aletleri ile temizlenmesi ve dişlerin üzerinde çay, kahve ve sigara gibi boyayıcı maddeler nedeniyle oluşan renklenmelerin giderilmesidir. Ağız ve diş sağlığını korumak için en etkili işlem, kişinin dişlerini düzenli olarak ve doğru yöntemle fırçalamasıdır. Buna rağmen diş taşları oluşma olasılığına karşı 6 ayda bir kez diş hekimine kontrol için başvurulması önerilir. Bu şekilde yapılan tedavilerin diş dokularına hiçbir zararı yoktur. Aksine biriken diş taşlarının temizlenmemesi dişeti hastalığına, dolayısı ile diş eti çekilmelerine, kötü ağız kokusuna ve uzun vadede dilerin kendiliklerinden sallanarak dökülmelerine neden olur. Ancak iyi bir fırçalama yapılmadığı için diş taşı temizliğinin sık aralıklarla uygulanması kesinlikle önerilmemektedir.